Ziraat Odası Başkanı Ferrero'ya taş attı: Fındık kına almıyor

Ferrero'nun açıkladığı fındık alım fiyatını eleştiren Ünye Ziraat Odası Başkanı Osman Sarıkahraman, “Ferrero 80 TL ile gitsin kına alsın dedim ama kınanın kilosu da 120 TL olmuş” dedi.
Ünye Ziraat Odası Başkanı Osman Sarıkahraman, yaptığı açıklamasında şunları söyledi; 

Kınanın kilosu da 120 TL olmuş!

“Serbest piyasada fındık zaten 80 TL gibi seyrediyor. Hatta bazıları zamanına göre işlem görmeye çalışıyor. Bu rakam fındığın yükseliş trendini kırma rakamıdır. O yüzden bende diyorum o 80 TL gitsin kına alsın. Daha önce söylemiştim 80 TL ile kına alsın diye ama sonra ben araştırma yaptım 1 kilo kınanın 120 TL olduğunu öğrendim. O kadar komik işler oluyor ki ülkem üzerinde o kadar çirkin oyunlar oynanıyor ki bunu anlamakta çok zorlanıyoruz.

Rekabet Kurumu neticeyi açıklamalı

Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler daha önce Rekabet Kurumu’nu göreve çağırmış, bu yabancı firmayla alakalı bir şikayette bulunmuştu. Biz bunun neticeye varmasını bekliyoruz. Ayrıca bu sene açıklanan bu fiyatın da sorgulanmasını istiyoruz. Serbest piyasada zaten fındık 80 liraya gelmiş ,siz 80 lira kendinize göre bir fiyat biçiyorsunuz. Bunun gerçekten sorgulanması lazım. Her şeyi laf ebeliğine göre yapıyorlar. Bizde bir şey söyleyince kara kedi durumuna düşüyoruz. Her şeye rağmen elbette Tarım Bakanlığının vardır bir bildiği diye düşünüyorum.

Ben devamlı söylüyorum 

Fındık ülkemiz adına stratejik bir ürün. Tek başına iki milyar dolar gibi bir döviz kazandıran bir üründen bahsediyoruz. Hem tarım ürünü, hem sanayi ürünü, katma değeri o kadar yüksek, dünyada o kadar karşılığı olan bir ürün. Baktığın zaman fındık olmasa ne olur ki, olmasa da hiçbir şey olmaz, diyen olabilir. Ama olur, dünyanın en mükemmel çerezi, bundan her türlü gelir elde edebiliyorsunuz. Böyle bir ürünü siz sokakta kimsesiz çocuk gibi kendi haline bırakırsanız İtalyan senle oyun oynar, Fransız senle dalga geçer Alman, adam sende der vs. bunu çoğaltabiliriz. Fındığın ve fındıkçının omuzunda sürekli devletin şefkatli elinin olması lazım. Bu nokta yani bu kendi kendine bırakılacak ne yaparsan yap sen denilecek bir ürün değildir.”